Akıllı evler, son yıllarda yaygınlaşmaya başladıysa da bu teknolojinin temellerinin çok önceden atıldığı biliniyor. Ancak bu sistemler önceden yalnızca ışık açma gibi basit eylemleri mümkün kılarken bugünlerde aydınlatma sisteminden yemek araçlarına kadar her şey sesli komutlarla kontrol edilebiliyor. Özetlemek gerekirse, akıllı ev teknolojisi evinizi bir bilgisayara dönüştürüyor. Fakat ne yazık ki enerji güvenliği gibi önemli bir konu çoğu zaman gözardı edilmekte.
Akıllı Evler Nasıl Çalışır?
Smarthome olarak da bilinen akıllı ev sistemleri, gerekli fonksiyonlara sahip olan otomasyon programlarıyla çalışır. Bugün akıllı evler için birçok farklı otomasyon sistemi bulunuyor ve her birinin farklı bir yazılımı, çalışma sistemi söz konusu. Ancak temel olarak, verilen komutlara bağlı bir biçimde nesneleri harekete geçiren bir sistem olduğunu söyleyebiliriz. Telefon, tablet, bilgisayar gibi cihazlara kurulan yazılımlar sayesinde evler ses, görüntü, arayüz üzerinden kontrol edilebiliyor ve aydınlatma, iklimlendirme, multimedya gibi fonksiyonlar buradan kontrol edilebiliyor. Son teknolojiyle televizyonun ses ayarından panjurların açılma oranına kadar her şeyi böyle kontrol etmek mümkün.
Akıllı ev teknolojisi yalnızca komut sistemiyle ilişkili bir fonksiyonellik sunmuyor. Aynı zamanda elektronik cihazları birbiriyle ilişkilendirerek yönetme imkânı sağlıyor. Örnek vermek gerekirse, televizyonun kontrast ayarını panjurların açıklığıyla ilişkilendirmek bu sistemle mümkün. Akıllı ev sisteminin çalışmasını tam olarak kavrayabilmek için nesnelerin interneti teknolojisinden bahsetmek gerek.
Nesnelerin İnterneti (IOT) Nedir ve Nasıl Çalışır?
IOT (Internet Of Things) olarak da bilinen nesnelerin interneti, ilk defa 1999 yılında Kevin Ashton tarafından ortaya atılmış bir kavram. Temelde elektronik cihazların belli haberleşme protokollerini kullanarak birbirleriyle iletişime geçmelerini sağlıyor. Cihazlar bu haberleşme sayesinde, rutin işlevlerini manuel bir müdahale olmadan yerine getirebiliyorlar. IOT teknolojisi bugün akıllı evlerden Manchester örneğinde olduğu gibi kent yönetimine kadar birçok alanda kullanılıyor. Gelecek yıllarda sanayi üretiminde de önemli bir yere sahip olacağı tahmin ediliyor.
Nesnelerin interneti teknolojisi, nesnelerin birbirleriyle otomatik olarak iletişim kurmalarını sağlar. Manchester’daki trafik kontrolü buna örnek gösterilebilir. Kentteki aya geçitlerinin etrafında bulunan sensörler, bölgedeki yoğunluğu algılayarak trafik ışıklarına sinyal gönderiyor ve ışıkların yanma süresi, zamanı yaya/araç trafiğinin oranına göre optimize edilebiliyor. Yani sistemin belli bir şekilde çalışması için, öngörülen durumun gerçekleşmesi ve bunun algılanması yeterli oluyor.
Akıllı Ev ve IOT Teknolojilerinde Enerji Güvenliği
Akıllı evler ve ofisler Türkiye’de dâhil olmak üzere dünyanın birçok yerinde kullanılmaya başlandı. Aynı şekilde, IOT hem endüstri üretiminde, hem bireysel alanlarda hem de kent düzeninde kullanılıyor. Nitekim birçok uzman bu teknolojilerin insanlığı yeni bir aşamaya getireceğini düşünmekte. Bu öngörünün yanlış olduğunu söylemek zor. Ancak enerji güvenliği sağlanmadığı sürece, akıllı sistemlerin ve IOT teknolojisinin fonksiyonel bir tarafı olmayacağını da belirtmeliyiz.
Bazı yazılımlarda enerji tasarrufu opsiyonu olabilir. Ancak bu opsiyon, şebeke kaynaklı gerilimleri önlemek için yeterli değildir. Nitekim sistemler ne kadar akıllı yazılımlara optimize edilse de, gerekli önlemler alınsa da rutin kullanımda bile risklerin olacağını belirtmek gerekiyor. Bu yüzden söz konusu sistemlerin kullanıldığı yerlerde yüksek voltaja karşı önlem almakta fayda var.
Yüksek Voltajın Zararları
IOT ve akıllı ev sistemlerinin bağlı olduğu tesisatlar her an bir yüksek voltaj akımına maruz kalabilir. Bu durum yıldırımlardan, tesisatta biriken statik elektrikten ya da şebeke kaynaklı problemlerden dolayı gerçekleşebilir. Özellikle Türkiye’de, İngiltere gibi ülkelerin aksine akıllı sistemlere entegre edilmiş bir şebeke düzeni bulunmuyor. Dolayısıyla yüksek voltaj her zaman büyük bir risk yaratıyor.
Tesisattaki voltaj dengesizliği, sistemin yanlış çalışmasını sağlayacaktır. Öyle ki bu durum komut düzenini bile etkileyebilir. Akıllı ev sistemlerinin elektrik tesisatından kaynaklanan problem sebebiyle yanlış fonksiyon gösterdiği veya belli bir fonksiyonu tamamen yitirdiği birçok vaka bulunuyor.
Akıllı ev sistemleri, temelde ana kontrol cihazları ve sensörlerle çalışır. Cihazlardan sensörlere iletilen sinyaller ise fonksiyonları tetikler. Yüksek voltaj akımı, ana kontrol cihazlarının dengesini bozabilir veya tamamen kullanılmaz hâle gelmelerini sağlayabilir. Bu durumda, bir evde ya da ofiste Smarthome sistemi kullanmadan önce, yüksek voltaj riskini ortadan kaldırmak gerekir.
Trimbox İle Akıllı Ev ve IOT Sistemlerini Güvenceye Alın
Trimbox ile yıldırım, trafo patlaması ,nötr kopması, voltaj dalgalanmaları gibi birçok sıkıntıyı elektrikli cihazlarınız için risk olmaktan çıkarırsınız. Trimbox, saydığımız sebeplerden kaynaklanan aşırı voltaj yönelimlerini engellemekle birlikte, akıllı ev sistemlerinin ihtiyaç duyduğu enerji stabilizasyonunu sağlar. Bu sayede sistemlerin güvenli bir biçimde çalışmasına yardımcı olur.
Türk mucitler tarafından icat edilen Trimbox, elektrik enerjisinin geleceği düşünülerek tasarlanmıştır. Trimbox kullanarak gelişen teknolojiye uyum sağlayabilirsiniz.